herkes bir şeyin ucundan tutuyor.
kendini kaptırıyor, yaşayıp gidiyor.
çok da zorlamamak gerekiyor.
keyif alıyorsa ne mutlu ona...
Friday, June 27, 2008
Thursday, June 26, 2008
ah
"yarışmadı, yenilmedi, açık seçik sizle oynamadı, gerilmedi
sanılmasın yine basmış onu bulantılar
yanılmasın öyle dalga geçen yabancılar
ah eğleniyor kendi başına, ah neşesi yeter
ah umurunda mı sandın bu dünya, ah neşesi yeter
konuşmadı, hiç duymadı, açık seçik sizle takılmadı, daralmadı"
Tuesday, June 24, 2008
dizi dizi tilkiler
şaşırmış bir haldeyim. sürekli aklıma takılıyor. farkında olmadan yakalıyorum kendimi aynı düşünceler içinde. bu kadar çok soru işareti olabilir mi? bu kadar çok olasılık olabilir mi? bu kadar çok artı eksi bir arada olabilir mi? acaba bir liste mi yapmam gerekiyor? ama insan olayın somut noktalarını maddelese bile artıların sayısı az olup da yoğunluğu daha fazlaysa ne olacak? her bir his için bir değer mi biçmem gerekiyor? değer biçmek için kendime bir duygu yoğunluğu birimi mi bulmam gerekiyor? bu kafamda kuyrukları birbirine değerek dolaşan kırk tilkiyi nerelere kovalayacağım?
Friday, June 20, 2008
Thursday, June 19, 2008
box
çok konuştum yine dün akşam. o kadar çok konuştum ki sonra susuverdim. bella ile ulus'tan arnavutköy'e yürüdük. seviyorum o eski sokakları. sahilde biraz dinlenip box'a gittik. güzel yer.
Tuesday, June 17, 2008
evlenenler yazı
sanırım bu yaz etrafımdaki herkes birbiri ile evlenmeye kararlı görünüyor :) sadece haziran'da 5 düğüne davetliyim. hepsi de birbirini zincirleme etkiliyor. kiminin kına gecesine gidemiyorum, kiminin düğününe. hatta ne yazık ki hiçbir etkinliğine katılamadığım evlilik törenleri de var. (bknz necati&çilem) ne diyelim artık: allah bir yastıkta kocatsın evlenenleri.
sıcak
uykum var.
haftasonu inci'nin kına gecesinde elime kına yaktım.
nikahtan sonra o kadar keyifli vakit geçirdim ki anlatamam.
inci ve emrah fazla :) güzeldiler.
özgür, ester, ozan, evrim ve kemal vardı.
bol bol otomobil ile dolaştığım bir haftasonu oldu.
fotoları yakında burada yayınlarım artık.
izmir çok yazdı. sıcak ve çıplaklık sizi sarıyordu.
soğuk bira bu kadar lezzetli olamazdı.
mest oldum geldim.
...
gözlerinizde yaşlar varken daha iyi görünen başka bir şehir henüz bilmiyorum.
haftasonu inci'nin kına gecesinde elime kına yaktım.
nikahtan sonra o kadar keyifli vakit geçirdim ki anlatamam.
inci ve emrah fazla :) güzeldiler.
özgür, ester, ozan, evrim ve kemal vardı.
bol bol otomobil ile dolaştığım bir haftasonu oldu.
fotoları yakında burada yayınlarım artık.
izmir çok yazdı. sıcak ve çıplaklık sizi sarıyordu.
soğuk bira bu kadar lezzetli olamazdı.
mest oldum geldim.
...
gözlerinizde yaşlar varken daha iyi görünen başka bir şehir henüz bilmiyorum.
Thursday, June 12, 2008
kum tanesi
bugün uykum var. bir an gözlerimi kapıyorum. sıcak bir yaz günü. denizden çıkmışım. öğleden sonra. duş almışım. beyaz çarşafları olan bir yatağa uzanmışım. çok hafif, ılık bir rüzgar esiyor. uzaktan dalgaların sesi geliyor. tatlı bir yorgunluk çökmüş üzerime. burnumda tuzlu su kokusu. plajdaki insanların uğultusunu duyuyorum. uykuya dalıyorum.
Wednesday, June 11, 2008
snif snif
duygusallık paçalarımdan akıyor bugün. evrim'in yüzünden. sanırım bella ile konuşmaya ihtiyacım var.
oyun
bu şarkının anlattıkları hakkında sayfalarca yazı yazılabilir, saatlerce konuşulabilir. ama sadece dinlediğinizde hissettikleriniz tarif edilebilir mi bilemiyorum.
lanetlenmiş ama yine de dinlenirken acı çekilip aynı anda zevk alınan şarkılardan biri bu sanırım.
lanetlenmiş ama yine de dinlenirken acı çekilip aynı anda zevk alınan şarkılardan biri bu sanırım.
Sunday, June 08, 2008
Saturday, June 07, 2008
bahçeye özlem
ne çok yapılacak ıvır zıvır işim varmış da benim haberim yokmuş. bu haftasonu melo izmir'de. moris de uğramadı. önce evdeki ufak tefek işlerle uğraştım. sonra dışarıda yapmam gereken işleri tamamladım. bir de çiçeklerime toprak ile saksı alıp onları ektim. her şeyi anneannemin çiçek ekme seremonisi ile gerçekleştirdim, bakalım tutturabilecek miyim?
Tuesday, June 03, 2008
gökyüzü mavi ağaç yeşildi
geçen pazar bizim ajans takımı ile, yoo hayır eski ajans takımı, yok yok bu da değil cete ekibinin hala bizimle olan üyeleri ile caddebostan'a gittim. yumuşacık çimlerde plaj havlumun tadını çıkarırken bir ara barış'ın i-pod'u benim kulağımdaydı.
tekrar olacak ama işte bu şarkı ile kalkıp çimlerin üzerinde salınmak istedim.
tekrar olacak ama işte bu şarkı ile kalkıp çimlerin üzerinde salınmak istedim.
Monday, June 02, 2008
soru
ben şimdi eve gitsem ve yatağa girip saatlerce uyusam. sonra kalksam, tüm haftasonu yaptığım gibi keyfime keyif katan şeyler yapmaya devam etsem. olmaz mı?
Subscribe to:
Posts (Atom)