Monday, August 28, 2006
şehri hissetmek (hadi eklemlenin artık)
hala heyecanla üye olmanızı ve yazmanızı bekliyorum. bugün eve geldiğimden beri çok komiğim. bella'nın biricik görevini üstlendim ve a deyince a ile başlayan şarkı söyleme etkinliğini yürütüyorum. tıpkı bella gibi komik şarkılara takılmış durumdayım. önce "tren gelir hoş gelir" ile başladım ve melda krize girdi denebilir. tabi kişinin melda olması da önemli bir ayrıntı. sonra da ibrahim tatlıses'in "allah allah" parçası ile devam ettim. bu nokta benim de bittiğim andır. gerçekten düşünerek söylemedim, çıkıverdi birden. ben de bu iş böyle olmaz deyip i-tunes'u açtım ve daha iyi parçalar dinlemeye karar verdim. bugün saat 6.30 veya 7 civarı süper güzel bir sağanak yağdı şehr-i istanbul'a. o kadar iyi geldi ki bana :) kıvırdım paçaları (işten çıkmıştım ve benim çıktığım anda yağmur durulmuştu) havayı içime çeke çeke, bulutlara baka baka önce durağa, sonra da eve yürüdüm. düşündüm ki şehirler de tıpkı insanlar gibi yıkanınca tazeleniyorlar. ağaçlardaki yeşiller daha yeşil, durakta bekleyen kırmızılı kadının kırmızısı daha kırmızı oluyor. (feridun düzağaç-alev alev çalmaya başladı) otobüste giderken daha bir yapışıyorum cama. daha bir yaklaşıyorum insanlara (evrim aradı :) van'dan... ) daha bir hissediyorum müziği ve anı...
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment