Wednesday, May 26, 2010
Monday, May 24, 2010
hayat çok zor ama ben de kolay biri sayılmam :)
sürekli sipariş verdiğimiz bir tostçu var. çok güzel yiyecekler satıyor. bir de sevimli bir velet var servis yapan. hastasıyım kendisinin. bugün giydiği sweat'in üzerinde yazıyordu :D ben, sweat'ini çekiştirip okuyunca eğlendi kerata. hissettim ;)
death
daha once donnie darko'nun ablasina benzetilmistim bir fotografim sebebiyle. bugun de hal ve tavirlarim sebeniyle sandman serisindeki dream'in kizkardesi death karakterine benzetildim.
bu garip bir his
sanki seni tanimiyorum gibi.
hicbir sey yasamamisiz gibi.
yeni tanimaya basladigim biri gibi.
ve tatli bir heyecana kapiliyorum gibi.
Sunday, May 23, 2010
Saturday, May 22, 2010
Monday, May 17, 2010
beyoglu
haftasonlari kendimi sokaga atma huyumdan vazgecmeliyim biraz.
beyoglu'ndan bazen bunalsam da bende yeri bambaska. istanbul'a geldikten sonra o kadar cok duyguyu, aniyi, coskuyu, yalnizligi, aski, melankoliyi, heyecani, o sokaklarda yasadim ki... her detayini bilsem de her seferinde yeni bir anini kesfediyorum. hem gunduz hem gece arka sokaklarinda dolanmaya bayiliyorum. yasanmisliklara dokunmayi seviyorum. klasik olacak ama sehrin nabzini yakalamayi farkinda olmadan istiyorum. tum o detaylar ve renk, tat, doku, ses, koku karmasasi... beyoglu'nu paylastigim hayatimda olan ya da olmayan herkesin yeri ayri. ama en guzeli her zamanki gibi yalniz kaldiginda beyninde ve kalbinde olanlar yani hissettiklerin ve dusuncelerin.
Saturday, May 15, 2010
Friday, May 14, 2010
Thursday, May 13, 2010
Sunday, May 09, 2010
yalvaramam
ceksen gitsen günün birinde
geldiğin gibi sessizce
bıksan gitsen günün birinde
ne yaparım bilmiyorum
kalksan desen günün birinde
anlaşamadık biz seninle
gidiyorum desen günün birinde
kal diyemem sanmıyorum
ben seni deliler gibi sevsem de
sensiz nasıl yaşarım bilmesem de
acımdan her gün biraz daha ölsem de
sakın gitme dur diyemem istesem de
yalvaramam sensiz yanarım
nefessiz kalırım belki güneş doğmaz
hatta dünya durur
bu acıdan iflah olmam
Saturday, May 08, 2010
biraz zaman
ya da baska bir cikis yolu.
hic ummadigim bir sekilde carsamba aksami kendimi ahirkapi hidrellez senliklerinde buldum. son zamanlardaki genel olarak keyifsiz ve yorgun bana, cok iyi geldi. sokakta olmak en sevdigim sey. "zillerim evde ama..." diye zirlayacaktim. esra'nin cantasindan bir cift zil cikinca dunyalar benim oldu. butun gece parmagimdan cikartmadim.
esra'nin onderliginde cuma ogle yemeklerinde mutlaka patates&bira yiyebilecegimiz&icebilecegimiz bir mekani tercih ediyoruz.
yakinda ajansta bir bilardo turnuvasi duzenlenecek saniyorum.
moda bloglarina bu kadar sarmam hic hayra alamet degil.
cok calismak beni uykusuz birakiyor. cunku eve gelince hemen yatip uyumuyorum. yasadigimi hissetmek icin bir seyler ile ilgileniyorum.
bu karisiklikta yine de yeni insanlar ile tanistim.
bu ara cevremdeki herkes yurtdisina gidiyor.
sanirim onumuzdeki haftasonu annem geliyor :)
yaz dugunleri basliyor.
Monday, May 03, 2010
sanirim...
...istanbul'un bahar dolu sokaklarinda gecen bu keyif dolu haftasonunu sonlandirip haftaya baslamak istemedigim icin uyumaya yanasmiyorum :(
Saturday, May 01, 2010
ayca sen baskan
sabahlari uyaninca radyoyu acarim. lise son siniftan itibaren power fm de geveze'yi dinlerdim. geveze bir sure once virgin radio'ya gecti. benim de radyomun virgin radio frekansi sorunlu cikti :( ama bir suredir radyo eksen'de ayca sen'i dinliyorum. ozellikle parca secimlerinden cok keyif aliyorum. dinleyin diyorum.
Subscribe to:
Posts (Atom)