ah nerelerdeyim,
yorgunum ama huzurluyum.
leyloş geçen pazartesi 2 yaşını bitirdi. 6 ekim'de de emmeyi bıraktı. biraz zor oldu ama iyi oldu. o tarihten beri de gündüz uykularını iptal etti. ve bu durum sonucunda günümüz şöyle geçiyor:
açılış - leyloş ile
tüm gün leyloş - çoğunlukla benimle
akşam yemeği faslı - leyloş ile
akşam çizgi film kuşağı - leyloş ile
kapanış - leyloş ile
ev toparlama
herbafarm işleri
pilimin bitmesi
gece uyanmaları
yardım edecek kimse de olmadığı için zoom toplantılarımı bile leyla ile birlikte yapmaya başladık.
kısmi olarak moraller de bozuk. pandemi desem yeterli olur herhalde. bir de virüs mutasyona uğruyormuş. bir daha normal hayatımıza dönebilecek miyiz? hiç emin değilim. virüs meselesi bitse bile birçok bakımdan daha farklı bir dünya olacak. ah bir bitse. çevremde en yakın arkadaşlarımdan birinin babasını izmir'de bu yüzden kaybettik. yine çok yakın bir arkadaşım ve eşi bu hastalığa yakalanıp atlattılar çok şükür. 2.5 yaşında bir kızları var ve bursa'da yalnızlar. çalışma arkadaşım ve eşi aynı şekilde atlattı. zaten ülke ile ilgili fazlasıyla kaygılanacak bir durumdayken artık dünya ve geleceğimiz için de kaygılanıyoruz.
aslında pandemi başladığında barış ve ben bu durumdan çok etkilenmedik. zaten 2013'ten beri "izole" yaşıyorduk, evden çalışıyorduk. yani evde olma durumu bizi bozmadı. sadece rahatça dışarı çıkamamak sinir bozucu ve eve giren her şeyin dezenfekte edilmesi.
2019, 19 kasım'da istanbul'a geçtik. leyla emekliyordu ve yürüyeceğini de varsayarak kışın gümüşlükte zorlanacağımızı düşündük. 13 mart'ta dönmek üzereydik ki önce eniştemi kaybettik. izmir'e mi gümüşlük'e mi derken, barış ciddi bir rahatsızlık geçirdi. bizim için çok zor bir süreçti. çok şükür şimdi iyi. tam hastaneden çıktığı süreçte de pandemi başladı. barış iyileşene kadar yasaklar başladı. istanbul'da mahsur kaldık. özellikle sonlara doğru çok bunaldık. en sonunda 22 nisan'da izin alarak gümüşlük'e dönebildik.
2019 kasım başında, "istanbul'a gideceğimiz için" annemleri ziyarete gittim leyla ile. istanbul'dayken uçak yolculuğu zor olacağı ve kış olduğu için onları görmeyi, gümüşlük'e döndükten sonraya mart sonuna bırakmıştım. tabi evdeki hesap çarşıya uymadı. tüm bu olanlardan sonra bu aralık başında onlar gümüşlük'e geçici olarak yerleştiklerinde tekrar görebildim. yine de temkinli davranmak zorunda kalmak çok sinir bozucu. geriye dönüp baktığımda çok bunaldığım, sıkıldığım, üzüldüğüm, ağladığım anları unutamıyorum.
leyloş'a gelirsek tam bir cimcime. anlatılmaz yaşanır diyeyim. ama sevgi dolu, hafiften 2 yaş sendromlu, komik bir kız çocuğu artık.
sizinle onu tanıştırmayı çok isterdim ama internete fotoğraf koyma ve sosyal medya alışkanlıklarım çok uzun zaman önce değiştiği için şimdilik böyle bir durum söz konusu değil.
artık yazacağım diye söz vermiyorum. bilin ki buradayım.
son olarak herbafarm sebebi ile daha fazla bitki, aromaterapi vb. dünyalardayım. bu yüzden o konular ile ilgili görsel ekleyeyim.
No comments:
Post a Comment