yaklaşık üç haftadır ofise metro ile geliyorum. köprü ayaklarının sağlamlaşması için sabahları mecidiyeköy trafiği durmuş oluyor çünkü. iyi idare ettiğimi düşünüyorum. yakında ofis levent'e taşındığında daha da kolay olacak. üç durak sonra evimde olacağım :)
bu sabah metrodan çıkıp dedeman'ın önüne geldiğimde otelden ayrılan bir müzik grubu (sanıyorum kuzey ülkelerinden gelen, sarışın ve narin yapılı çocuklardan oluşan bir grup) yarı uykulu bir şekilde valizlerini otobüse yüklüyorlardı. tüm yolu tıkamışlardı ve bunun farkında değillerdi. geçmek istediğimi hissettiklerinde, özür dileyip kızarıp gülümseyip yolu benim için açtılar ve günüme güzel başlamamı sağladılar. ben de zaten bugün pek asi giyinmiş bir günümdeyim. sanırım beni kendilerine yakın hissettiler.
bu akşam ajansın yılbaşı partisi var. ayrıca direktörüm üç haftadan sonra aramıza döndü :) özellikle son hafta oldukça yorucu ve gerilimliydi benim için. şimdi daha iyi hissediyorum. benim için gerçekten bulunmaz deneyimler edinmiş oldum.
bu seneki kış rengimi gri ilan ediyorum.
ice age 3'ü izledim ama altyazılı. tabi bu iyi bir şey değil. çünkü bence ice age'i ice age yapan ilk filmdeki seslendirmelerdi :)
No comments:
Post a Comment