Thursday, November 30, 2006

sabah

sabahları yaşam daha eğlenceli. hele bir de uykumu almışsam ve güne iyi hazırlanmışsam. bakım yapmak, kahvaltı etmek falan değil iyi hazırlanma kriterim. insanlar sabahları daha komik oluyorlar. sen sırıtık bir ifade ile ortalarda dolaşınca onların bu durum karşısındaki tavırları beni bitiriyor. (bu arada insanlar dediğim kişiler tanımadıklarım ve genelde tüm şehir somurtuk oluyor sabah sabah. ağızlarından laf almak da zor oluyor. e ben alışmamışım böyle şeylere) onların "bu kız niye salak salak sırıtıyor? bir şey mi var yoksa bende garip olan?" diye düşündüklerini sanıyorum. onlar bu garip ve içerleyen hallerde bana baktıkça benim gülümseme oranım katlanarak artıyor. sabah pastanede (daha az ilgilenilen tezgahta duruyor benim poğaçalarım) sıraya girmiştim. sırada ben yalnızım. sonra arkama bir kadın geldi. "yok mu ilgilenen? niye insanları bekletiyorlar? diğer tarafın sırası bitmezki" diye homurdanıyordu. (bu ses tonuna ve söyleyiş tarzına ancak homurdanma denebilir) sonunda görevli abi geldi ve "sırada kim vardı?" dedi. ben de "siz hanımefendi ile ilgilenin acelesi var galiba!" deyiverdim. tutamadım kendimi ne yapayım :) kadın da hiçbir şey demeden aldı poğaçalarını gitti. sanırım teşekkür etmemesinde tonlamamın etkisi var! ya da zaten ondan böyle bir şey beklemek hata olurdu.

No comments: